Rahim ağzı kanseri, yılda yaklaşık 500.000 kişiyi etkileyen, kadınlarda en sık görülen 5 kanser türünden biridir.
Rahim ağzı kanseri, ‘serviks’ denilen rahim ağzında gelişen bir kanser türü. Rahim ağzının yüzeyini oluşturan hücre tabakasının anormal hücrelere dönüşmesiyle ‘kanser öncülleri’ (CIN) denilebilecek hücreler ortaya çıkıyor. Kanser öncülleri erken saptanıp tedavi edilmediklerinde rahim ağzı kanserine dönüşebiliyorlar.
Bu değişimden sorumlu olan temel etken, ‘HPV’ olarak bilinen Human Papilloma Virüsü. HPV genital siğillere neden olan bir virüs olarak da biliniyor. Bu virüs cinsel yolla bulaşıyor.
Rahim Ağzı (Serviks) Kanseri Belirtileri
Rahim ağzı kanseri erken dönemde hiçbir belirti vermeyebilir. Ancak, vajinal kanamalar, vajende doluluk veya kitle hissi, vajinal akıntılar ve ağrılı cinsel ilişki sık görülen belirtiler arasında yer alıyor. Kanamalar cinsel ilişkisi esnasında olabileceği gibi sonrasında damla şeklinde ve kötü kokulu bir akıntıyla görülüyor.
Tümör, yukarı doğru endometriyal kaviteye (rahim içi boşluk), aşağıda vajinaya ve yanlarda pelvik duvara yayılabiliyor. Mesane ve rektumu doğrudan invaze (işgal) edebiliyor. Bu yayılımlara bağlı olarak kabızlık, kanlı idrar, vajenden idrar veya dışkı gelmesi ile idrar borusu genişlemesi veya böbreğin genişlemesi görülebiliyor.
Ayrıca pelvik duvar yayılımına bağlı olarak bacak ağrısı, şiddetli bel ve kasık ağrıları da görülürken ödem ortaya çıkabiliyor. Uzak organ metastazları, ekstra pelvik lenf nodu tutulumu, karaciğer, akciğer ve kemikte yayılım şeklinde olabiliyor. Rahim ağzı kanseri genellikle orta ve ileri yaş kadınlarda görülse de, herhangi bir yaşta ortaya çıkabiliyor.
Rahim Ağzı (Serviks) Kanseri Risk Faktörleri
Rahim ağzında gelişen hücre değişikliklerinin en sık sebebi HPV enfeksiyonlarıdır. HPV virüsü, cinsel ilişki sonrasında rahim ağzı hücrelerinin içine yerleşir. Kadınların yüzde 50-80’i, hayatlarının bir döneminde HPV enfeksiyonu ile karşılaşabilirler. Bağışıklık sistemimiz yüzde 90 ihtimalle bunları ihtimalle bunları 12-18 ay içinde ortadan kaldırır. HPV enfeksiyonu yaşamış olmak demek rahim ağzı kanseri olunacak anlamına gelmiyor.
HPV enfeksiyonlarının kanserojen tipli olanları rahim ağzı hücrelerinde genetik değişikliklere yol açıp kanserojen değişikliklere götürebilirler. Bu süre yaklaşık 10-15 yıl kadar sürer. Dolayısıyla takip ve tarama yöntemleriyle hekimler, kanser olunmadan kanseri tespit edip önleyebilirler.
Rahim Ağzı (Serviks) Kanseri Tanı Yöntemleri
İlk bulgu olarak rutin jinekolojik muayene ve takibi sırasında PAP smear testi uygulanan hastalarda anormal PAP smear sonucu ortaya çıkıyor.
Anormal PAP smear testinin ardından, testin sonucuna göre, bir süre sonra ikinci defa PAP smear testi yapılabiliyor veya kolposkopi adı verilen cihazla rahim ağzının görüntülenmesi sağlanıyor. Ayrıca kolposkopi esnasında gerekli görüldüğü takdirde biyopsi işlemi de yapılabiliyor.
Bunların yanı sıra, rahim ağzı kanserinden korunmak ve erken teşhis sağlamak amacıyla da yapılan düzenli kontrollerde yine PAP smear’den faydalanılıyor. Bunun yanı sıra HPV-DNA denilen tetkik de tarama programlarında PAP smear’le birlikte veya tek başına kullanılabilen yöntemler arasında.
Normal şartlarda 20-30 yaş arasındaki kadınlarda HPV görülme olasılığı yüzde 30-50 oranında. Dolayısıyla bu grupta HPV testi yapıldığında hastaların büyük kısmında değerler pozitif çıkıyor ve HPV testinin anlamı kayboluyor.
Bu nedenle de 20-30 yaş arasında, üç yılda bir sadece smear testiyle takip öneriliyor. Sonrasında HPV’nin görülme ihtimali yüzde 7’ye düşüyor.
Dolayısıyla 30 yaşından sonra PAP smear’de yapılan sitolojik incelemeye HPV DNA testi de ekleniyor. Co-test olarak adlandırılan, PAP smear ile yüksek riskli HPV DNA testinin birlikte yapıldığı bu tarama sayesinde gereksiz biyopsi alma ve işlem yapma riski azalıyor. Hastalara daha uzun aralıklarla takip edilme olanağı sunuluyor.
Hastalığın tanısında; hasta anksiyetesini azaltan, inceleme maliyetini düşüren, doğruluk oranını yükselten bu testin sonucu negatif çıkarsa, hastanın bir sonraki takibi beş yıl sonra yapılıyor.
Yalnızca PAP smear’le devam edilmesi halindeyse üç yılda bir test yapılması gerekiyor.
Rahim Ağzı Kanserinden Korunmanın Yolları
- HPV virüsü riski aşı ile en aza indirilebiliyor. HPV aşısı, virüsün yol açtığı kanserlerden korunmada güvenli ve etkili bir yol.
- Ulusal ve uluslararası sağlık kuruluşları HPV kaynaklı kanserlerden korunmak için 11-12 yaş arasındaki tüm erkek ve kızlara iki veya üç doz HPV aşısı yaptırmalarını öneriyor. Eğer daha önce aşı yapılmadıysa, erkekler için 21 yaşına kadar, kadınlar için ise her yaşta HPV aşısı yapılabiliyor.
- 21-65 yaş arası kadınlara yapılan smear ve HPV gibi rutin tarama testleriyle rahim ağzı kanseri erken teşhis edilebilir.
- Rahim ağzı kanserinden korunmak için cinsel yönden aktifseniz her cinsel temasta kondom kullanmanız gerekiyor. Bu, virüs riskini düşürse de, HPV prezervatifin kapsamadığı bölgelere bulaşabiliyor; bu nedenle prezervatifler HPV’ye karşı tamamen koruma sağlamayabiliyor. Karşılıklı bir şekilde tek eşlilik virüsün bulaşma ihtimalini düşürüyor.
Comments are closed